Özel Hukuk

Davaya Katılma (Müdahale) Nedir?

Dava, iki taraf arasında yapılan bir sistem üzerine kurulduğundan, davanın tarafı olmayan üçüncü kişiler, dava sonucunda verilecek olan hükümden etkilenecek olsalar da, hakkında doğrudan bir karar verilmesi mümkün olmasa da davaya katılabilirler.

Davaya katılma, genellikle fer’i müdahale ve asli müdahale olarak iki türde incelenir.

Feri Müdahale Nedir?

Feri Müdahale Nedir?

Taraf sıfatı olmayan bir üçüncü kişinin, hukuksal yararı olan bir tarafı desteklemek amacıyla davada onun yanında yer almasıdır.

Üçüncü kişi, davada haklı çıkması durumunda, yararı olan tarafın haksız yere kaybetmesi durumunda ortaya çıkabilecek zararları önlemeye çalışır. Fer’i müdahil, davadaki bir taraf değil, onun yanında yer alan destekleyici bir kişidir.

Feri Müdahalenin Şartları Nelerdir?

Feri müdahale hükümlerinin uygulanabilmesi için gereken koşullar şunlardır:

  • Bir davanın görülüyor olması gerekmektedir.
  • Tahkikatın sona ermiş olması gerekir. Asli müdahaleden farklı olarak, feri müdahalede hüküm verilene kadar değil, tahkikat sona erene kadar müdahale edilebileceği kabul edilir.
  • Davaya katılmak isteyen kişinin, davanın tarafı olmaması gerekmektedir.
  • Üçüncü kişinin davaya katılmasında hukuksal yararı olmalıdır.
  • Davaya katılmak isteyen üçüncü kişi, Türkiye’de mutad meskeni olmayan bir Türk vatandaşı ise bir teminat göstermelidir.

Müdahale isteminde bulunan üçüncü kişi, mahkemeye bir dilekçe ile başvurmalıdır. Dilekçede katılmak istediği taraf, müdahale nedeni ve dayanakları açıkça belirtilmelidir. Müdahale dilekçesi, davanın taraflarına tebliğ edilir.

Feri Müdahalenin Sonuçları Nelerdir?

Feri Müdahalenin Sonuçları Nelerdir?

Feri müdahalenin sonuçları aşağıda sayılmıştır:

  • Müdahale talebinin kabul edilmesi durumunda, müdahil yalnızca katıldığı noktadan itibaren davayı takip edebilir.
  • Müdahil, yanında yer aldığı tarafın yararına olan iddia veya savunma vasıtalarını ileri sürebilir.
  • Müdahil, asıl tarafın işlem ve açıklamalarına aykırı olmayan her türlü usul işlemlerini gerçekleştirebilir.
  • Mahkeme, müdahilin katıldığı noktadan itibaren taraflara bildirilen işlemleri de müdahile tebliğ eder.
  • Feri müdahil, dava konusu üzerinde maddi hukuka ilişkin sonuç doğuran bazı işlemleri tek başına gerçekleştiremez.

Feri müdahilin taraf olmamasından kaynaklanan sonuçlar şunlardır:

    • Müdahilin de bulunduğu asıl davada hüküm, sadece taraflar hakkında verilir.
    • Feri müdahil, kararı tek başına yasa yoluna götüremez, çünkü bu yetki yalnızca davanın taraflarına aittir.
    • Feri müdahilin işlemleri, asıl tarafın işlemleri ile çelişmemelidir; aksi halde geçersiz sayılabilir.
    • Asıl taraf, müdahilin yaptığı işlemi geçersiz kılabilir.

Rücu Davası ve Müdahalenin Etkisi

Feri müdahil, asıl tarafa yardımcı olmasına rağmen asıl tarafın davada haksız çıkması mümkündür. Bu durumlarda asıl taraf, feri müdahile karşı veya feri müdahil asıl tarafa karşı dava açabilir.

Müdahil, yanında yer aldığı tarafın yargılamayı hatalı yürüttüğünü belirterek şu hususları ileri sürebilir:

  • Feri müdahil, davaya zamanında katılmadığı için ihbar yapılmadığını ileri sürebilir.
  • Feri müdahil, yanında katıldığı tarafın sav ve savunma olanaklarını kullanmasını engellediğini öne sürebilir.
  • Feri müdahil, kendisinin bilmediği sav ve savunma olanaklarının, tarafın ağır kusuru nedeniyle kullanılamadığını ileri sürebilir.

Asli Müdahale Nedir? Şartları Nelerdir?

Asli Müdahale Nedir? Şartları Nelerdir?

Asli müdahale, bir yargılamanın konusu olan hak veya mülkiyet hakkı üzerinde kısmen veya tamamen hak iddia eden üçüncü kişinin, bu iddiasını ileri sürerek yargılamanın taraflarına karşı, aynı mahkemede yeni ve bağımsız bir dava açmasıdır.

Asli müdahalenin şartları şunlardır:

    • Birinci dava veya çekişmesiz yargı işi mevcut olmalıdır.
    • Henüz bir hüküm verilmemiş olmalıdır. Asli müdahale, en geç bir hüküm verilene kadar mümkündür.
    • Hak iddia eden kişi, davada taraf olmayıp üçüncü kişi konumunda olmalıdır.
    • Asli müdahilin taraf ve dava ehliyetine sahip olması gerekmektedir.
    • Talep, bir yargılamanın konusu olan hak veya mülkiyet üzerinde kısmen veya tamamen hak iddia edilmesini içermelidir.

Davanın İhbarı Nedir? Şartları Nelerdir?

Davanın ihbarı, bir tarafın mevcut bir davadaki haksızlığı halinde üçüncü bir kişinin veya üçüncü kişinin kendisinin davadan haberdar edilmesi ve olası bir rücu hakkının bildirilmesidir.

Davanın ihbar edilebilmesi için şu koşullar gereklidir:

    • İhbarın yapılabilmesi için öncelikle açılmış ve devam eden bir dava olmalıdır.
    • Davanın ihbarı, tahkikat sonuçlanana kadar yapılabilir. İhbar edilecek kişi, davanın tarafı olmayan bir üçüncü kişi olmalıdır. İhbar yapan tarafın davada haksız çıkması durumunda, ya kendisinin ya da üçüncü kişinin rücu hakkı bulunmalıdır.
    • İhbar tek taraflı bir usul işlemidir ve taraflardan birinin talebi üzerine gerçekleşir. Kendisine ihbar yapılan kişi, başka bir kişiye rücu etme hakkına sahipse, o kişiye davanın ihbarını yapabilir. Bu durum “ihbarın tevali” olarak adlandırılır.
    • Kendisine ihbar yapılan kişi, davaya feri müdahil olarak katılabilir veya hareketsiz kalabilir. Ancak, dava ihbar edilen gerçek ve tüzel kişiler için davanın tarafı olmalarını sağlamaz, çünkü bir kişiye davanın ihbar edilmesi, ihbar edilen kişi hakkında dava açıldığını göstermez.

Davanın İhbarının Sonuçları Nelerdir?

Dava ihbarının maddi hukuka ve usul hukukuna ilişkin sonuçları şunlardır:

    • Dava ihbarıyla kendisine ihbar yapılan kişiye karşı zamanaşımının kesilmeyeceği maddi hukuka ilişkin bir sonuçtur. Ancak, bu kuralın istisnası olarak, kambiyo senetlerinde dava ihbarı zamanaşımını keser.
    • İhbarın etkisi hakkında, feri müdahale etkisi hakkındaki hükümlerin kıyasen uygulanması, usul hukukuna ilişkin bir sonuçtur.

Av. Ahmet EKİN & Stj. Av. Kübra DEMİR

İlgili Makaleler

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Göz Atın
Kapalı
Başa dön tuşu