Hukuka Aykırı Eylem
Hukuka aykırılık, hukuk düzeninin emir, yasak ve yükümlülüklerine uyulmamasıdır. Hukuka aykırılık haksızlık demek değildir. Bir suç tanımında hukuka aykırılığın açıkça belirtilmesine gerek yoktur. Hukuka aykırılık, tipikliğin bir unsuru değil suçun genel bir unsurudur.
Suç tipinde hukuka aykırılığın ayrıca belirtilmesine hukuka özel aykırılık denilmektedir. Bir suç tanımında hukuka aykırılığın açıkça gösterilmesi durumunda failin, işlediği eylemin hukuka aykırı olduğunu bilincinde olması gerekir.
Suçun Unsurları Sayılmayan Olgular ve Suç Niteliğinde Olmayan Hukuka Aykırı Eylemler
Bir hukuka aykırı eylemin suç olup olmadığını ayırt etmek için ilk olarak o eylem için öngörülen yaptırıma bakmak gerekir: Eğer, o eylem için yaptırım olarak ceza ve/veya güvenlik tedbiri öngörülmüşse eylem suç niteliği taşır.
Ön koşullar, suçun unsurlarından önce bulunması gereken olgulardır. Suçun yasal, maddi, manevi ve hukuka aykırılık unsurları işlenen eylemle aynı zamanda ortaya çıkar. Ancak suçun oluşması için ön koşullar olarak adlandırılan bazı zorunlu unsurlar vardır ki, bunlar mantıken eylemden önce bulunurlar.
Cezalandırabilme Koşulları
Cezalandırabilme koşulları, suçun bütün unsurlarıyla tamamlanmasından sonra ortaya çıkan ve gerçekleştiğinde failin cezalandırılmasını mümkün kılan olgulardır. Cezalandırabilme koşulları, yalnızca olumlu bir durumun aranması biçiminde olabilir.
Kişisel Cezasızlık Nedenleri
Failden kaynaklanan bir nedenle yasa gereği ona ceza verilmesinin mümkün olmadığı durumlara, kişisel cezasızlık nedeni denir.
Kişisel cezasızlık nedenlerinin sonuçları şunlardır:
- Kişisel cezasızlık nedeni, suçu ya da hukuka aykırılığı ortadan kaldırmaz. Yalnızca kendisi hakkında bu neden bulunan kişiye ceza verilmesine engel olur.
- Kişisel cezasızlık nedeni hangi failde mevcut ise bu nedenden yalnız o kişi yararlanabilir. Bu bakımdan, suç iştirak durumunda işlenmiş ise kişisel cezasızlık nedeni diğer ortaklara etki etmez ve onlar bu nedenden yararlanamazlar.
- Kişisel cezasızlık nedeni suçu ortadan kaldırmadığına göre, bu nedenden yararlanan kişinin işlediği suç, diğer bir suçun ön koşulu olsa bile ikinci suçu işleyenlerin sorumluluklarına etkisi yoktur.
- Kişisel cezasızlık nedeninin, objektif varlığı yeterlidir. Olayda bu neden mevcut ise fail bundan yararlanır. Bu nedenin failce bilinmesi, yani sübjektif varlığı aranmaz. Kişisel cezasızlık nedeninde failin yanılması önemsizdir.
- Kişisel cezasızlık nedeninin etkili olabilmesi için eylemin işlendiği zaman bu nedenin mevcut olması gerekir.
Cezayı Kaldıran Veya Azaltan Kişisel Nedenler Nelerdir?
Ceza sorumluluğunu kaldıran veya azaltan kişisel nedenler, failin suç işlemesine rağmen cezalandırılmamasını veya cezasının indirilmesini sağlayan nedenlerdir.
Türk Ceza Kanunu’nda bu nedenler şöyle sıralanabilir:
Kanunun Hükmü ve Amirin Emri
Failin kanunun hükmünü yerine getirmesi veya yetkili bir merciden verilen ve görev gereği zorunlu olan bir emri uygulaması halinde ceza sorumluluğu kalmaz. Ancak, konusu suç teşkil eden emir hiçbir şekilde yerine getirilemez.
Meşru Savunma ve Zorunluluk Hali
Failin kendisine veya başkasına ait bir hakka yönelmiş haksız bir saldırıyı defetmek veya ağır ve muhakkak bir tehlikeden kurtulmak zorunda kalması halinde ceza sorumluluğu kalmaz. Ancak, savunma veya zorunluluk ile orantılı olması gerekir.
Hakkın Kullanılması ve İlgilinin Rızası
Failin hakkını kullandığı veya kişinin üzerinde mutlak surette tasarruf edebileceği bir hakkına ilişkin olarak ilgilinin rızasını aldığı durumlarda ceza sorumluluğu kalmaz.
Sınırın Aşılması
Failin ceza sorumluluğunu kaldıran nedenlerde sınırı kasten değil de taksirle aşması halinde, cezasında indirim yapılır. Meşru savunmada sınırın mazur görülebilecek bir heyecan, korku veya telaştan ileri gelmesi halinde ise ceza sorumluluğu kalmaz.
Cebir ve Şiddet, Korkutma Ve Tehdit
Failin karşı koyamayacağı veya kurtulamayacağı cebir ve şiddet veya muhakkak ve ağır bir korkutma veya tehdit sonucu suç işlemesi halinde ceza sorumluluğu kalmaz.
Haksız Tahrik
Failin kendisine, yakınına veya üstüne düştüğü kişiye yönelik ağır bir saldırıya uğraması veya hakaret edilmesi sonucu öfke veya şiddetli elemin etkisiyle suç işlemesi halinde, cezasında indirim yapılır.
Hata
Failin suçun kanuni tanımındaki unsurları bilmemesi veya iradesini belirleyen bir durumu yanlış algılaması halinde, cezasında indirim yapılır. Ancak, hatanın öngörülmesi mümkün ise fail taksirli olarak cezalandırılır.
Bu nedenler dışında, yaş küçüklüğü, akıl hastalığı, sağır ve dilsizlik, geçici nedenler, alkol veya uyuşturucu madde etkisinde olma gibi durumlar da failin ceza sorumluluğunu etkileyebilir.
Av. Ahmet EKİN & Stj. Av. Ezgi DEMİROCAK