İcra Hukukunda İlamsız Takip
İcra ve iflas hukukunda üç takip yolu bulunmaktadır.
Takip yolları; haciz yoluyla takip, rehinin paraya çevrilmesi yoluyla takip ve iflas yoluyla takip olmak üzere üçe ayrılmaktadır.
Haciz yoluyla takip, bir veya birkaç alacaklıyı tatmin eden, takibin başlaması için rehin hakkıyla güvence altına alınmış bir alacağın veya borçlunun belli bir sıfatı taşımasının gerekmediği takip yoludur.
Haciz yoluyla takip kendi içerisinde ikiye ayrılmaktadır:
- İlamlı takip
- İlamsız takip
İlamsız takip, para ve teminat alacakları ile kiralanın tahliyesi için başvurulabilen ve takibin başlaması için herhangi bir mahkeme kararına ya da rehin hakkıyla güvence altına alınmış bir alacağa gereksinim olmayan icra takip yoludur.
İlamsız Takip Türleri Nelerdir?
İlamsız takip kendi içerisinde dörde ayrılmaktadır:
- Genel haciz yoluyla takip
- Kambiyo senetlerine özgü haciz yoluyla takip
- Kiralanın taşınmazların tahliyesi yoluyla takip
- Abonelik sözleşmesine özgü haciz yoluyla takip
İcra ve İflas Kanunu’nda her ne kadar birden fazla tür öngörülmüş ise de, genel haciz yoluyla takip diğer takip türlerine göre daha ayrıntılı düzenlenmiştir. Kural olarak genel haciz yoluna ilişkin hükümler diğer takip yolları için de uygulama alanı bulacaktır.
İlamsız Takipte Yetkili İcra Dairesi
İcra ve İflas Kanunda, yetki bakımından Hukuk Muhakemeleri Kanunundaki yetkiye ilişkin hükümlere atıf yapılmıştır. Dolayısıyla para alacağı için Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nda geçerli olan genel yetki ve özel yetki kuralları, genel haciz yoluyla takipte icra dairesinin yetkisi bakımından da geçerlidir.
Genel yetkili icra dairesi, borçlunun yerleşim yerinin bulunduğu yer icra dairesidir. Birden fazla borçlu varsa bunlardan birinin yerleşim yerinde takip başlatılabilir ve bu durumda diğer borçlular yetki itirazında bulunamazlar.
İlamsız Takipte Özel Yetki Kuralları
Aşağıda özel yetkili icra daireleri sayılmıştır:
Sözleşmenin Kurulduğu Yer İcra Dairesi
Sözleşmenin kurulduğu yer icra dairesi, başkaca ek bir koşul aranmaksızın ilamsız takipte yetkilidir.
Sözleşmenin İfa Edileceği Yer İcra Dairesi
Sözleşmeden doğan para borçları için sözleşmenin ifa edileceği yer icra dairesi de yetkilidir. Sözleşmenin ifa edileceği yer, tarafların açık ya da örtülü iradelerine göre belirlenir.
İfa yeri sözleşmede kararlaştırılmadığı takdirde Türk Borçlar Kanunu’ndaki yedek hukuk kuralları uygulanır. Buna göre, para borçları, götürülecek borçlardan olduğu için alacaklının ödeme zamanındaki yerleşim yerinde ifa edilir. Dolayısıyla alacaklı, para alacağı için kendi yerleşim yerinin bulunduğu yer icra dairesinde de icra takibi başlatabilir.
Yetkisiz İcra Dairesinin Yetki Kazanması
İcra dairesinin yetkisi kamu düzenine ilişkin değildir. Bu nedenle icra dairesi yetkisiz olduğunu kendiliğinden gözetemez, borçlunun ödeme emrini tebliğ aldıktan sonra yetki itirazında bulunması gerekir. Borçlu itirazda bulunmazsa yetkisiz icra dairesi yetkili hale gelir.
Yetki Sözleşmesiyle İcra Dairesinin Yetki Kazanması
Yetki konusundaki hükümler kamu düzenine ilişkin olmadığından, icra dairesi hakkında taraflar yetki sözleşmesi yapabilir ve yetkisiz olan bir icra dairesini yetkili kılabilir. Yetki sözleşmesiyle birden fazla icra dairesi yetkilendirilebilir.
Yetki sözleşmenin geçerlilik koşulları şunlardır:
- Sözleşmenin tarafı, tacirler veya kamu tüzel kişileri olmalıdır.
- Yetki sözleşmesinin konusu tarafların üzerinde serbestçe tasarruf edebileceği bir konu olmalı ve kesin yetki durumu da söz konusu olmamalıdır.
- Sözleşme yazılı olarak yapılmalıdır.
- Uyuşmazlığın kaynaklandığı hukuksal ilişkinin belirli veya belirlenebilir olması gerekir.
- Yetkili kılınan icra dairesi veya dairelerinin gösterilmesi gerekir.
Kamu Düzenine İlişkin Yetki Kuralları
İcra dairesinin yetkisinin kamu düzenine ilişkin olduğu durumlar şunlardır:
- Taşınmaz mallar yalnızca taşınmazın bulunduğu yer icra dairesi tarafından haczedilebilir.
- Terekeye karşı yapılacak icra takiplerinde miras bırakanın son yerleşim yerinin bulunduğu yer icra dairesi yetkilidir.
- Can sigortalarında, sigorta ettirenin, sigortalının veya lehtarın leh veya aleyhine olan istemler onların yerleşim yerinin bulunduğu yerde takibe konulabilir.
Yetki İtirazı Nedir?
İlamsız takipte, yetki kamu düzenine ilişkin olmadığı için icra dairesi kendiliğinden yetkisizlik kararı veremez. Bu nedenle tarafların yetki itirazında bulunması gerekir. Yetki itirazı, icra dairesine yapılır.
Yetki itirazı, ödeme emrine itiraz süresi içerisinde yapılmalıdır. Ödeme emrine itiraz süresi kural olarak yedi gündür. Borçlu, yedi günlük itiraz süresi dolmadan önce esas hakkında itiraz etmişse artık icra dairesinin yetkisini kabul etmiş sayılır ve geriye kalan süre içinde yapacağı ikinci bir itirazla icra dairesinin yetkisine itiraz edemez.
Yetki itirazı, esas hakkında itirazlarla birlikte yapılmalıdır. Ancak borçlunun esasa ilişkin herhangi bir itirazı yoksa ödeme emrine itiraz süresi içerisinde yalnızca yetki itirazında bulunabilir.
Yetki itirazında bulunan borçlu, yetkili icra dairesinin neresi olduğunu mutlaka bildirmek zorundadır. Aksi takdirde yetki itirazı geçersiz sayılır.
Yetki İtirazının Kabul Edilmesi
Alacaklı borçlunun yetki itirazını kabul etmezse yetki itirazının kaldırılması için görevli mahkemeye başvurabilir.
Borçlu, yalnızca yetki itirazında bulunmuşsa alacaklının bu itirazının kaldırılması için icra mahkemesinde itirazın kesin kaldırılması yoluna başvurması gerekir.
Borçlu hem yetkiye hem esasa itiraz etmiş ise alacaklı her iki itirazın ortadan kaldırılması için genel mahkemelerde itirazın iptali davası açabilir. Genel mahkeme bu durumda yetki itirazını da inceler.
Yetki İtirazı Haklı Bulunursa Ne Olur?
İcra mahkemesi, yetki itirazını haklı bulursa alacaklının alacaklının itirazın kaldırılması isteminin reddine, ödeme emrinin iptaline ve takip dosyasının istem üzerine yetkili icra dairesine gönderilmesine karar verir.
Bunun üzerine alacaklının, karar süresi içinde yasa yoluna başvurulmayarak kesinleşmiş ise kararın kesinleştiği tarihten, yasa yoluna başvurulmuşsa bu başvurunun reddi kararının tebliğ tarihinden itibaren iki hafta içinde yetkisiz icra dairesine başvurarak gerekli giderleri ödedikten sonra dosyanın yetkili icra dairesine gönderilmesini istemesi gerekir.
Alacaklı, iki hafta içerisinde dosyanın yetkili icra dairesine gönderilmesini istemezse takip sayılmamış sayılır.
Yetki İtirazında Hangi Mahkeme Yetkilidir?
İcra mahkemesinin yetkisi, yargı çevresi içerisinde yer alan icra dairesinin yetkisine bağlıdır. Genel mahkeme yetkisi ise Hukuk Muhakemeleri Kanunu’na göre belirlenir.
İcra ve İflas Hukuku oldukça kapsamlı ve uzmanlık gerektiren bir hukuk dalı olup icra ve iflas hukuka ilişkin her türlü uyuşmazlıkta hukuki destek almak için Ekin Hukuk Bürosu ile iletişime geçebilirsiniz.
Stj. Av. Mehmet Can CİVAN & Av. Ahmet EKİN