Poliçenin Ödenmesi
Muhatabın vadesi gelen poliçeyi ödemesi ile borç ortadan kalkar. Poliçenin ödenmesi için muhataba ibraz edilmesi gerekmektedir. Poliçe takas odasına da ibraz edilebilir.
Görüldüğünde ödenecek poliçelerin vadesi muhataba ibraz edildikleri gündür. Bu poliçelerin düzenlenme gününden itibaren bir yıl içinde muhataba ibraz edilmeleri gerekmektedir. Düzenleyen ibraz süresini uzatıp kısaltabilir ancak lehdar ve cirantalar sadece kısaltabilir. Düzenleyen görüldüğünde ödenecek poliçenin belirli bir günden önce muhataba ibraz edilmesini yasaklayabilir. Bu halde bir yıllık ibraz süresi sözü geçen tarihten itibaren işlemeye başlar.
Ödeme İçin İbraz
Poliçenin vadesi geldiğinde, borçlu olan taraf (muhatap), ödeme yapabilmesi için poliçenin ibraz edilmesi gerekmektedir.
İbraz edilmesiyle birlikte borçlu, ödeme yükümlülüğünü yerine getirmekle yükümlü hale gelir.
İbrazı Yapacak Kişi
Ödeme için ibraz yetkisi, poliçenin yetkili hamili veya onun yetkili temsilcisi tarafından yapılır. Aynı zamanda poliçeyi rehin alan veya tahsil cirosu ile devralan kişiler de ibrazı gerçekleştirebilirler.
Yetkili hamil, poliçenin ödeme yerinde vadesi geldiğinde ibraz hakkına sahiptir.
İbraz Süresi
Poliçelerin vadesine göre ibraz süreleri farklıdır:
- Belirli bir günde, düzenlenme tarihinden belirli bir süre sonra veya görüldükten belirli bir süre sonra ödenecek poliçeler için ibraz, ödeme gününde veya ödeme gününü izleyen 2 iş günü içinde yapılmalıdır. Bu tür poliçeler için ibraz süresi toplamda üç günlük bir zaman dilimini kapsar.
- Görüldüğünde ödenecek poliçelerde vade, senedin ödeme için ibraz edildiği tarihtir. Ödeme için ibrazın bu tür poliçelerde yapılması gereken süre düzenlemeye bağlıdır. Örneğin, poliçenin düzenlenme tarihinden itibaren 1 yıl içinde ibraz edilmesi gerekebilir.
İbraz Yeri
Poliçenin ibrazı, borçlunun ödeme yerindeki ticaret yerinde veya, böyle bir yer yoksa, konutunda yapılmalıdır.
Bu kural, poliçenin “aranacak borç” niteliğinde olmasından kaynaklanır. Ödeme yeri, götürülecek borç kavramı ile farklıdır.
İbraz Zamanı ve Takvim Farkı
İbraz, işgünleri içinde yapılmalıdır. İbrazın mesai saatleri içerisinde yapılması kabul edilir, ancak kanunda belirtilmemiştir. Ayrıca, düzenleyen tarafından ibraz için belirli bir tarih öngörülmüşse, bu tarihten önce ibraz hakkı doğmaz.
Tatil ve İbraz Süresi
Poliçenin vadesi tatil gününe denk gelirse, ibraz süresi tatili izleyen ilk iş gününe kadar uzar. Tatil ve tatili izleyen ilk iş günü, ibraz sürelerini etkiler.
Hak Düşürücü Süreler
Kanunda belirtilen ibraz süreleri hak düşürücü niteliktedir. Bu sürelerin geçtiği durumda, borçlu haklarını kaybedebilir.
Hak düşürücü sürelerin geçip geçmediği mahkeme tarafından re’sen incelenmelidir.
İbrazın Yapılmaması ve Tevdi
Poliçenin süresinde ibraz edilmemesi durumunda hamil yönünden alacaklı temerrüde düşer. Bu durumda, borçlu poliçenin bedelini bir bankaya tevdi edebilir. Tevdi işlemi mahkeme kararı gerektirmez ve borçlu tarafından yapılabilir.
İbraz süreleri ve kuralları, poliçenin ödeme sürecini düzenler ve tarafların haklarını korur. Poliçe sahipleri bu kurallara dikkat etmelidirler.
Poliçede Ödeme Zamanı
Poliçenin vadesi, genellikle vade gününde ödenmesi gereken bir ödeme belgesidir. Borçlu, poliçenin vadesinde ödeme yaparak borcunu yerine getirir. Ancak, borçlu, hile veya ağır bir kusuru olmadan ödemeyi vadesinden önce de yapabilir. Ödemenin vadesinden önce yapılması, borçlu tarafından isteğe bağlıdır ve hamil, vade öncesinde yapılan ödemeyi kabul etmek zorunda değildir.
Eğer poliçenin vadesi, tatil gününe (örneğin pazar günü) denk gelirse, ödeme, ancak tatili izleyen ilk iş gününde talep edilebilir. Bu, ödeme için ek bir süre tanır.
Vadesinden önce ödeme yapan borçlu, bu ödemenin getireceği riski ve sorumluluğu üstlenmiş olur. Hamil, vade öncesinde yapılan ödemeyi kabul etme zorunluluğuna sahip değildir.
Kısmi Ödeme Ne Demek?
Muhatap, poliçe bedelinin tamamını ödemek yerine bir kısmını da ödeyebilir. Hamil, kısmi ödemeyi kabul etmek zorundadır. Aksi takdirde, hamil, reddettiği kısmı için başvuru haklarını kaybeder. Hamil, kısmi ödeme sonrasında ödenmeyen kısmı protesto çekerek başvuru haklarını kullanabilir.
Eğer poliçe bedelinin tamamı ödendiğinde, muhatap, poliçenin kendisine verilmesini isteyebilir ve hamil tarafından bir ibra (bedelin tamamen ödendiğini onaylayan) şerhi yazılabilir. Ancak, poliçe bedelinin sadece bir kısmı ödendiğinde, muhatap poliçenin kendisine verilmesini isteyemez. Kısmi ödeme sonrasında, poliçe hamilde kalmaya devam eder. Muhatap, sadece yapılan ödemenin poliçeye kaydedilmesini ve kendisine bir makbuz verilmesini talep edebilir.
Yabancı Ülke Parası ile Ödeme
Poliçeler, yabancı bir para birimi üzerinden düzenlenebilir. Eğer düzenleyen, ödemenin belirli bir para birimi ile yapılmasını, “aynen ödeme” ifadesi ile belirtmişse, ödeme kesinlikle bu para birimi ile yapılmalıdır.
Ancak, poliçede ödeme için belirtilen yabancı para biriminin, ödeme yerinde bir rayici (döviz kuru) varsa, poliçe bedeli, bu yabancı para biriminin rayicine göre Türk Lirası olarak ödenmelidir. Ancak, eğer ödeme yerinde böyle bir rayici yoksa, poliçe bedeli, ödeme günündeki değerine göre o yabancı para ile veya Türk Lirası ile ödenebilir.
Düzenleyen, ödeme yapılacak paranın belirli bir rayice göre hesaplanmasını şart koşabilir. Borçlunun ödeme yapmakta gecikmesi durumunda, alacaklı bu seçimlik yetkiyi kullanabilir. Bu nedenle, alacaklı, poliçe bedelinin vade tarihindeki veya ödeme tarihindeki kura göre ödenmesini talep edebilir. Örnek olarak, vadesi Cuma günü olan 1000 USD bedelli bir poliçe hamil tarafından ibraz edildi ve muhatap pazartesi günü ödeme yapacağını belirtti. Hamil, ödemenin Cuma veya pazartesi günündeki döviz kuru ile Türk Lirası olarak yapılmasını talep edebilir, ve bu durumda “aynen ödeme” kaydının olup olmaması önemli değildir.
Poliçe bedeli, düzenlenme ve ödeme yerlerinde aynı adı taşıyan fakat değerleri farklı olan para birimleri ile gösterildiğinde, ödeme yerindeki para birimi kastedilmiş sayılır. Örneğin, düzenlenme yeri ABD ve ödeme yeri Kanada olan bir poliçenin bedeli “dolar” olarak yazılmışsa, Kanada Doları (CAD) değil Amerikan Doları (USD) kastedilmiş sayılır.
Poliçenin Ödenmemesinin Sonuçları
Poliçeyi kabul etmiş olan muhatap, poliçe bedelini tamamen veya kısmen ödeme vadesi içinde yerine getirmezse, alacaklı (hamil) zamanaşımı süreleri içerisinde doğrudan muhataba başvurabilir. Alacaklı, istediği takdirde ödememe protestosu çekerek diğer borçlulara da başvurabilir.
Ancak, eğer muhatap poliçeyi kabul etmemişse, yani üzerine kabul işlemi yapılmamışsa, o zaman poliçeden doğan bir borçluluk ilişkisi doğmamış olur. Bu durumda muhatap, poliçenin ödenmemesi nedeniyle sorumlu bir borçlu değildir ve dolayısıyla doğrudan kendisine başvurulamaz. Alacaklı (hamil) bu durumda kabul edilmeme veya ödeme yapmama nedeniyle muhatap hakkında ödememe protestosu çekebilir ve diğer borçlu taraflara başvurabilir.
Av. Ahmet EKİN & Şevval Asude DOĞAN