Özel Hukuk

Taşınır Rehni Nedir?

Taşınır rehni, bir alacağı güvence altına almak için taşınır eşya, hayvan, hak ve alacaklar üzerinde kurulan ve borcun yerine getirilmemesi durumunda, alacaklıya güvence konusu şeyi paraya çevirterek alacağını öncelikle elde etme yetkisi veren ayni haktır.

Türk Medeni Kanunu’nda taşınır rehninin bütün türlerine uygulanacak genel hükümler öngörülmemiştir. Teslime bağlı rehne ilişkin kurallar esas alınmaktadır. Taşınır rehni yalnızca Türk Medeni Yasası’nda düzenlenmiş olmayıp özel yasalarda da bu rehin türüne yer verilebilmektedir. Özel yasalarda düzenlenen taşınır rehni türleri şunlardır:

  • Ticari işlemlerde taşınır rehni,
  • Hava araçları ipoteği,
  • Gemi ipoteği,
  • Maden rehni,
  • Kamuya açık yerlerin işletilmesinden doğan kamu alacakları için rehin,
  • Tarım kredi kooperatiflerinin alacaklarından doğan rehin,

Bir alacağın taşınır rehni ile güvence altına alınmış olması borçlunun kişisel sorumluluğunu ortadan kaldırmaz. Rehinli alacaklı, rehnin satış bedelinden alacağını tam olarak karşılayamadığı takdirde, tahsil edilemeyen alacak kısmı için borçlunun diğer mal varlığı değerlerine başvurabilir.

Taşınmaz Rehnine İlişkin Temel İlkeler

Taşınmaz Rehnine İlişkin Temel İlkeler

Taşınmaz rehninde mevcut belli başlı genel ilkeler vardır. 

Alacağa Bağlılık İlkesi

Taşınır rehni bir alacağı güvence altına almak üzere kurulduğundan, rehnin varlığı ve hukuksal kaderi, güvence altına aldığı alacağa bağlıdır. Rehin hakkı taşınır üzerinde kurulan ferî bir haktır.

Alacağın devri durumunda, alacağa bağlı olarak kurulan rehin hakkı da alacakla birlikte kendiliğinden yeni alacaklıya geçer. Taşınır rehninin güvence altına aldığı alacak geçersiz ise rehin hakkı da geçersizdir. Alacağının sona ermesi durumunda, alacağı güvence altına almak üzere kurulan rehin de sona erer. Borcun üstlenilmesi durumunda, borcun güvencesi olarak rehin veren üçüncü kişinin sorumluluğu, ancak onun borcun üstlenilmesine yazılı olarak rıza göstermesi durumunda devam eder. Alacaklı, kural olarak rehinle güvence altına alınan alacağı muaccel rehin konusunun paraya çevrilmesini isteyemez.

Alacağa bağlılık ilkesinin istisnaları da bulunmaktadır:

  • Türk Medeni Yasası’nda ileride doğacak alacakların taşınır rehni ile güvence altına alınıp alınamayacağı konusunda açık bir hüküm yoktur. Bununla birlikte ipoteğe ilişkin düzenlemenin taşınır rehninde de kıyasen uygulanacağı kabul edilmektedir.
  • Taşınmaz rehniyle güvence altına alınan alacaklardan farklı olarak taşınır rehni, güvence altına aldığı alacak hakkında zamanaşımının işlemesini önlemez. Ancak rehinle güvence altına alınan alacak zamanaşımına uğrasa bile alacaklı, rehin hakkına dayanarak rehni paraya çevirme yoluyla alacağını tahsil edebilir 
  • Alacağın zamanaşımına uğraması, taşınır rehnini sona erdirmez. Yani rehnedilmiş olan taşınır, alacak zamanaşımına uğramış olsa bile yine de paraya çevrilebilir.

Belirlilik İlkesi

Belirlilik ilkesi “rehin konusunun” ve “rehinle güvence altına alınan alacağın” açıkça belirlenmesini ifade eder.

Taşınır rehinin konusu, benzerlerinden ayırt edilmiş bir taşınır eşya, hayvan, paraya çevrilebilir nitelikte alacak veya hak olabilir. Bu nedenle bir mal varlığındaki taşınır eşya, alacak veya hakların tümü veya bir kısmı tek bir rehin hakkı konusu yapılamaz. Bunlar ayrı ayrı teslimleri yapılarak rehnedilebilir. Bununla birlikte, bir kimse tek bir sözleşmeyle aynı alacak için birden çok taşınır eşya, alacak veya hakkını rehnetmeyi borçlanabilir.

Ancak bu takdirde üzerinde rehin hakkının kurulmasını sağlayacak işlemin ayrı ayrı yapılabilmesi için rehin konusunun, sözleşmenin yapıldığı sırada belirli veya en azından belirlenebilir olması gerekir. Aynı alacak için birden çok taşınır eşya, hayvan, hak veya alacak rehnedilmişse bu takdirde aksi kararlaştırılmadıkça toplu rehin söz konusu olur. Toplu rehinde rehnedilen her bir rehin konusu, alacağın tümünü güvence altına alır ve borcun bir bölümünün ödenmesi durumunda rehin konularının bir kısmının üzerinden rehnin kaldırılması istenemez.

Taşınmaz rehninden farklı olarak teslime bağlı taşınır rehninde, rehnin kurulması sırasında güvence altına alınan alacağın, tutar ve nitelik bakımından belirlenmiş olması aranmaz; belirlenebilir olması yeterlidir. Bu bakımdan, rehin yükü olarak bir üst tutarın gösterilmesi de gerekmez. Para alacakları gibi, diğer verme edimleri, yapma hatta yapmama edimleri, koşula bağlı alacaklar veya ileride doğacak alacaklar bile taşınır rehniyle güvence altına alınabilir.

Kamuya Açıklık İlkesi

Taşınır rehninin kurulması için borçlandırıcı işlem ve tasarruf işlemi yapılır. Borçlandırıcı işlem, taşınır malikine belirli bir alacaklı yararına taşınır rehni hakkı kurma borcunu yükleyen bir sözleşmedir. Sözleşmenin geçerliliği için malın alacaklıya teslimi ya da herhangi bir şekle uyulması gerekmez. Ancak alacak rehni için yazılı şekil zorunluluğu vardır. Tasarruf işlemi, rehin hakkına konu oluşturan şeyin zilyetliğinin ayni sözleşmeye dayalı olarak alacaklıya devredilmesidir.

Güvenin Korunması İlkesi

Geçerli bir taşınır rehni kurulabilmesi için rehin verenin, rehin konusu üzerinde tasarruf yetkisine sahip olması gerekir. Aksi takdirde kurulan rehin geçersiz olur. Ancak rehin verenin tasarruf yetkisi bulunmasa bile zilyetliğin yarattığı görünüşe güvenen üçüncü kişi 

korunur ve onun edinimini geçerli sayılır. Örneğin emin sıfatıyla zilyetten bir taşınırı rehin olarak alan iyi niyetli üçüncü kişi, rehin verenin tasarruf yetkisi bulunmamasına karşın rehin hakkını kazanır.

Öncelik İlkesi

Aynı rehin konusu üzerinde birden çok taşınır rehni kurmak mümkündür Türk Medeni Yasası’na göre, rehin konusunun paraya çevrilmesi sonucu elde edilen tutar, alacaklılar arasında bunların rehin haklarının sırasına göre paylaştırılır. Taşınır rehninde daha önce kurulan rehin hakkı daha sonra kurulanın önüne geçer. Rehin haklarının sırası kuruluş tarihine göre belirlenir. Ancak taraflar anlaşarak başka bir sıra düzeni belirleyebilirler.

Rehin Yükünün Bölünmezliği İlkesi

Rehin hangi alacak için verilmişse o alacağı bir bütün olarak güvence altına alır. Taşınır rehni alacağın tamamının güvencesidir. Borçlu kısmi ödemeler yaparak alacak miktarını azaltsa bile aksine bir anlaşma yoksa rehin geriye kalan alacak miktarı için varlığını korur. Rehin hakkı, alacaklıya asıl alacak ile sözleşme faizlerinin, takip giderlerinin ve gecikme faizinin güvencesini sağlar.

Av. Ahmet EKİN & Stj. Av. Ezgi DEMİROCAK

İlgili Makaleler

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu