Tarhiyat Sonrası Uzlaşma Nedir?
Tarhiyat sonrası uzlaşmanın kapsamına; vergi daireleri tarafından mükellef adına ikmalen, re’sen veya idarece tarh edilen ve vergi dairelerinin tarha yetkili olduğu tüm vergi, resim ve harçlar ile bunlara ilişkin olarak kesilecek vergi ziyaı cezaları, ayrıca 1/1/2022 tarihinden itibaren 6.800 Türk lirasını aşan usulsüzlük ve özel usulsüzlük cezaları girer.
Kaçakçılık ve iştirak suçları nedeniyle kesilen vergi ziyaı cezaları ile 370. maddenin (b) fıkrası kapsamında ön tespitle ilgili yazı tebliğ edilen mükelleflere bu maddeye göre kesilen cezalar bu kapsamın dışında kalır.
Mükellef, tarhiyat öncesi veya tarhiyat sonrası uzlaşma yollarından yalnızca birini seçebilir.
Mükelleflerin “tarhiyat sonrası uzlaşma’ya başvurabilmeleri için, bağlı oldukları vergi dairesince tarh edilen vergi ve/veya kesilen vergi ziyaı cezasına ilişkin vergi/ceza ihbarnamesinin mükellefe tebliğ edilmiş olması gerekmektedir.
Uzlaşma Kapsamındaki Vergi ve Cezalar Nelerdir?
Tarhiyat sonrası uzlaşma kapsamında değerlendirilen vergi ve cezalar aşağıdaki şekilde sıralanmaktadır:
Vergi Ziyaına Sebebiyet Veren Fiiller:
Kaçakçılık ve 370. maddenin (b) fıkrası kapsamında ön tespitle ilgili yazı tebliğ edilen mükelleflerin bu maddeye göre kesilen cezaları hariç olmak üzere, vergi ziyaına yol açan diğer fiiller sonucu tarh edilen vergiler ve bu vergilere ilişkin kesilen vergi ziyaı cezaları.
Usulsüzlük ve Özel Usulsüzlük Cezaları:
1 Ocak 2022 tarihinden itibaren 6.800 Türk Lirasını aşan usulsüzlük ve özel usulsüzlük cezaları.
Gecikmeli Beyannameler ve Vergi Ziyaı Cezaları:
Mükellefler tarafından yasal süresinden sonra verilen beyannameler ile Vergi Usul Kanunu’nun 371. maddesi çerçevesinde pişmanlık talebiyle kabul edilmesine rağmen, şartların ihlali nedeniyle kanuni süresinden sonra verilen beyanname olarak işleme alınan beyannameler üzerinden tahakkuk fişiyle tahakkuk ettirilen vergilere ilişkin kesilen vergi ziyaı cezaları.
Bu kapsamda, mükellefler tarhiyat öncesi veya tarhiyat sonrası uzlaşma yollarından yalnızca birini seçerek başvuruda bulunabilirler. Tarhiyat sonrası uzlaşma yoluna başvurabilmeleri için, bağlı oldukları vergi dairesi tarafından tarh edilmiş vergi ve/veya kesilmiş vergi ziyaı cezasını gösteren vergi veya ceza ihbarnamesinin mükellefe tebliğ edilmiş olması gerekmektedir.
Uzlaşma Talebinde Bulunulacak Kişiler Kimlerdir?
Tarhiyat sonrası uzlaşma talebinde bulunabilecek kişiler şunlardır:
- Mükellefler,
- Mükellef adına noter tasdikli vekâletnameye sahip temsilciler,
- Tüzel kişiler, küçükler, kısıtlılar ve tüzel kişiliği olmayan teşekküllerde kanuni temsilciler.
Bu kişiler, ilgili uzlaşma sürecinde mükellef adına talepte bulunabilirler.
Uzlaşma Talebi Nereye ve Nasıl Yapılmalıdır?
Tarhiyat sonrası uzlaşma talebi, mükellefin bağlı olduğu vergi dairesine veya yetkili uzlaşma komisyonuna dilekçe ile yapılmalıdır. Bu talep, İnteraktif Vergi Dairesi üzerinden elektronik olarak veya taahhütlü posta yoluyla gönderilebilir.
Dilekçe yerine geçebilecek “Uzlaşma Talep Formları” ise vergi dairelerinden ya da Gelir İdaresi Başkanlığı internet sitesinden (www.gib.gov.tr/yardim-ve-kaynaklar/dilekcematik) temin edilebilir.
Uzlaşma Talep Süresi Ne Kadardır?
Uzlaşma talebinin, vergi/ceza ihbarnamesinin mükellefe tebliğ tarihini izleyen günden itibaren 30 gün içinde yapılması gerekir.
Uzlaşma Talebi Hangi Hallerde Reddedilir?
Tarhiyat sonrası uzlaşma talebi aşağıdaki durumlarda reddedilir:
- Uzlaşma kapsamına girmeyen vergi ve cezalar için talepte bulunulmuşsa,
- Uzlaşma talebi süresi içinde yapılmamışsa,
- Talep, mükellef, vekili veya kanuni temsilcisi tarafından yapılmamışsa.
Bu durumların tespiti halinde uzlaşma talebi reddedilir. Eğer inceleme sırasında uzlaşma talebinin komisyonun yetkisi dışında olduğu belirlenirse, talep yetkili uzlaşma komisyonuna yönlendirilir.
Uzlaşma talebinin reddedilmesi durumunda, mükellef vergi ve cezalara karşı genel hükümler kapsamında yetkili vergi mahkemesinde dava açabilir veya indirim hakkından yararlanabilir. Bu işlemler için süre, vergi/ceza ihbarnamesinin mükellefe tebliğ tarihini izleyen günden itibaren 30 gündür.
Yetkili Uzlaşma Komisyonlarının Tespitinde Neler Dikkate Alınır?
Yetkili uzlaşma komisyonlarının belirlenmesinde dikkate alınacak unsurlar şunlardır:
Vergi Miktarına Göre Komisyon Belirleme
Uzlaşma görüşmesinin yapılacağı yetkili komisyon, vergi/ceza ihbarnamesinde belirtilen vergi miktarına göre belirlenir. Aynı yıl veya farklı yıllara ait birden fazla tarhiyat durumunda, en yüksek vergi miktarını içeren ihbarnameye göre yetkili komisyon belirlenir. Uzlaşmada birliğin sağlanması amacıyla diğer ihbarnameler de bu komisyona gönderilir.
Vergi Ziyaı Cezalarında Yetki
Kanuni süresinden sonra verilen beyannameler veya 213 sayılı Kanun’un 371. maddesine göre pişmanlıkla verilen ancak şartların ihlali nedeniyle işleme alınan beyannamelere ilişkin vergi ziyaı cezalarında, cezanın hesaplanmasına esas teşkil eden vergi miktarı dikkate alınarak yetkili komisyon belirlenir. Birden fazla vergi ziyaı cezası varsa, en yüksek vergi miktarını içeren ihbarnameye göre yetki belirlenir ve uzlaşmada birlik sağlanır.
Usulsüz ve Özel Usulsüzlük Cezalarıyla İlgili Yetki
Aynı yıl veya muhtelif yıllara ait usulsüzlük veya özel usulsüzlük cezaları kesilmişse, en yüksek ceza miktarını içeren ihbarnameye göre yetkili komisyon belirlenir. Uzlaşma sürecinde birlik sağlamak için diğer ihbarnameler de bu komisyona yönlendirilir.
Vergi Tarhiyatı ve Usulsüzlük Cezalarının Birlikte Kesilmesi
Aynı yıl veya farklı yıllar için hem vergi tarhiyatı hem de usulsüzlük veya özel usulsüzlük cezaları kesildiyse, uzlaşma görüşmesi tarh edilen en yüksek vergi miktarına göre belirlenen komisyonda yapılır. Bu durumda diğer ihbarnameler de bu komisyonda incelenir.
Pişmanlık Talepli Beyannamelerle Birlikte Kesilen Vergi Ziyaı Cezaları
Aynı yıl veya muhtelif yıllar için verilen pişmanlık talepli beyannamelerle kesilen vergi ziyaı cezalarında, cezanın hesaplandığı vergi miktarına göre yetkili komisyon belirlenir ve bu komisyon diğer cezaları da görüşerek uzlaşmada birlik sağlar.
Bu kriterler doğrultusunda, uzlaşma komisyonları en yüksek vergi veya ceza miktarını içeren ihbarnameler dikkate alınarak belirlenir ve uzlaşma sürecinde birliğin sağlanması için tüm ilgili ihbarnameler bu komisyon tarafından incelenir.
Uzlaşma Tarihi Mükellefe Ne Zaman Bildirilir?
Uzlaşma talebinin geçerli olduğu tespit edildiğinde, uzlaşma görüşmesine katılmak üzere mükellefe veya vekiline bir uzlaşma davetiyesi gönderilir. Bu davetiyede, görüşmenin tarihi, yeri ve saati ile görüşmelere bizzat veya resmi vekâletli bir vekil aracılığıyla katılınması gerektiği belirtilir.
Davetiye, görüşme tarihinden en az 15 gün önce mükellefe tebliğ edilir. Ancak, mükellefin talep etmesi durumunda 15 günlük süreye bağlı kalınmadan daha erken bir tarih uzlaşma günü olarak belirlenebilir.
Uzlaşma Tarihi Ertelenebilir mi?
Belirlenen uzlaşma günü mükellefe bildirildikten sonra, komisyonun o gün toplanamayacağının anlaşılması durumunda, yeni bir uzlaşma günü belirlenir ve mükellefe bildirilir.
Eğer uzlaşma görüşmesi, belirlenen günde sonuçlandırılamazsa veya daha ayrıntılı bir inceleme veya araştırma yapılması gerekirse, görüşme ya aynı gün içinde devam eder ya da başka bir tarihe ertelenir. Bu erteleme durumu, bir tutanakla tespit edilir ve mükellefe bildirilir.
Mükellef, mücbir sebep nedeniyle toplantıya katılamadığını ispat veya tevsik ederse, yeni bir uzlaşma günü tayin edilebilir.
Uzlaşma Nasıl Vaki Olur?
Uzlaşma, komisyonun teklifinin mükellef tarafından kabul edilmesi durumunda vaki olur. Uzlaşmanın vaki olması halinde, üç nüsha olarak düzenlenen uzlaşma tutanağı, komisyon başkanı ve üyeleri ile mükellef veya vekili tarafından imzalanır. Tutanak imzalandıktan sonra, bir örneği mükellef veya vekiline derhal verilir.
Uzlaşmanın Vaki Olmaması Halinde Ne Olur?
Eğer uzlaşma komisyonunun teklifi mükellef tarafından kabul edilmezse ve uzlaşma sağlanamazsa, yani uzlaşma vaki olmazsa, komisyon, nihai teklifini tutanağa geçirir.
Mükellef, dava açma süresinin son günü akşamına kadar komisyonun nihai teklifini kabul ettiğini bir dilekçe ile vergi dairesine bildirdiğinde, bu tarih itibariyle uzlaşma vaki olmuş sayılır ve buna göre işlem gerçekleştirilir.
Uzlaşmanın Sonuçları Nelerdir?
Tarhiyat sonrası uzlaşmanın vaki olması halinde ortaya çıkan sonuçlar şunlardır:
- Kesinlik: Uzlaşma tutanakları, kesindir ve ilgili vergi daireleri tarafından gerekli işlemler hemen başlatılır.
- Dava Açılmaması: Uzlaşma sağlanan ve tutanakla tespit edilen hususlar hakkında, dava açılamaz ve hiçbir merciye şikâyette bulunulamaz.
- Yargı Yolu: Uzlaşma talebinde bulunan mükellef, uzlaşma vaki olmadığı veya temin edilemediği durumlarda yargı yoluna başvurabilir. Bu durumda mükellef, tutanağın tebliğinden itibaren genel hükümler dairesinde yetkili vergi mahkemesinde dava açabilir.
Uzlaşılan Vergi ve Cezaların Ödenmesi Nasıl Olur?
Uzlaşılan vergi ve cezaların ödenmesiyle ilgili süreçler aşağıdaki gibidir:
Uzlaşmanın Vaki Olması Durumunda:
- Uzlaşma tutanağı, ödeme zamanlarından önce mükellefe tebliğ edilmişse: Vergi ve cezalar normal vade tarihlerinde ödenir.
- Uzlaşma tutanağı, ödeme zamanları kısmen veya tamamen geçtikten sonra tebliğ edilmişse: Vergi ve cezaların, uzlaşma tutanağının tebliğinden itibaren bir ay içinde ödenmesi gerekir.
Uzlaşma Vaki Olmamış ve Yargı Yoluna Başvurulmamış Durumda:
- Taksit zamanlarından önce tahakkuk etmişse: Vergi ve cezalar, taksit süreleri içinde ödenir.
- Taksit sürelerinin tamamen geçmesinden sonra tahakkuk etmişse: Ödeme, tahakkuk tarihinden itibaren bir ay içinde yapılmalıdır.
- Taksit süresinin kısmen geçmesinden sonra tahakkuk etmişse: Yalnızca süresi geçmiş olan taksit için tahakkuk tarihinden itibaren bir ay içinde ödeme yapılır.
- Memleketi terk edenler, ölüm gibi sebeplerle mükellefiyeti sona erenler adına yapılan tarhiyatlarda: Vergiler, tahakkuk tarihinden itibaren bir ay içinde ödenir.
- Uzlaşma başvurusuna konu edilen vergi ve cezaların dava açma süresinin bittiği tarihten itibaren: Ödeme, bu tarihten itibaren bir ay içinde yapılır.
Gecikme Faizi
Uzlaşılan vergi miktarına, normal vade tarihinden uzlaşma tutanağının imzalandığı tarihe kadar geçen süre için gecikme faizi hesaplanır.
Av. Ahmet EKİN & Stj. Av. Mehmet Uğur DUDAK